Aydın’ın İncirliova ilçesinde bulunan İkizdere Barajında her yıl Temmuz ayında, doğal yaşamın korunması için az da olsa su bırakılırdı. Bu yıl su bırakılmadı. Dereağzı Mahallesindeki bahçelerde bulunan ağaçlar kurumaya başladı ve sokak hayvanları başta olmak üzere doğadaki canlılar kuraklıktan nasibini aldı. Dereağzı muhtarı ve mahalle sakinleri, barajdan az da olsa su verilmesini talep ediyor.
Dereağzı Mahallesinde bulunan İkizdere Barajında su seviyesi yüzde 17 oranında. Her yıl Temmuz ayında barajın kapakları açılır, az da olsa doğal yaşamın korunması amacıyla su verilirdi. Kuraklıkla birlikte suyun da verilmemesi üzerine mahalledeki vatandaşların bahçelerinde bulunan ağaçlar kurudu. Dere yatağında bulunan ağaçlar da nasibini aldı. Sokak hayvanları ve canlılar da su bulmakta güçlük çekiyor. Mahalle Muhtarı Bahattin Özgün, suyun bir an önce verilmesini istedi.
MUHTAR ÖZGÜN: ‘SIKINTI BÜYÜK’
Muhtar Özgün şunları söyledi: “Şuanda İkizdere Barajındayız. Her yıl doğal hayatı korumak amaçlı İkizdere barajından salınan su bu yıl, salınmadı. Hem buradaki doğal hayattaki canlılara, hem mahalle sakinlerimiz tarafından tarımsal arazide kullanılan bu sene mahallemize ulaşmadı. Devlet Su İşlerinden bu konuda bir yardım talebimiz defalarca kez olmasına rağmen olumlu bir sonuç alamadık. ASKİ ile ilgili bize yönlendirme yaptılar. Görüştük ASKİ’yle. Onlar da barajın Devlet Su İşlerinde olduğunu söylüyor. Ama biz, mahalle sakinleri olarak çok sıkıntı çekmekteyiz. Malum yaz ayındayız. Kuraklık hat safhada. Mahalle sakinlerimiz bu durumdan çok muzdarip. Mümkünse en kısa sürede çözüme kavuşmasını istiyoruz. Mahallemizdeki bahçelerdeki ağaçlar kurumaya başladılar. Baraj gövdesi ile Sağlık Ocağı arasında kalan arazilerin tamamı böyle. Bu alanda yaşayan binlerce canlı var onlarda susuzluktan zarar görüyor. Bir an önce bu suyun verilmesini istiyoruz.”
Dere yatağında bulunan bir kediye mahalle muhtarı Özgün, su vererek kedinin hayatta kalmasını sağladı.
BAHÇELERİMİZDEKİ AĞAÇLAR KURUDU
Zeytin ve ceviz ağaçları kurumaya başlayan mahalle sakinlerinden Osman Özgül, “Çevre koruma amaçlı bize su verilecekti. Bizim su gelmiyor, ağaçlarımız kurumaya başladı. Yemyeşil olan tarlamız, sarardı ağaçlar bir bir kuruyor. Söke’ye sulama için su veriliyor. Ama bizim sözleşmemiz olmasına rağmen doğal suyumuzu vermiyorlar. Biz barajdan fazla su istemiyoruz. Diktiğimiz ağaçlar olduğu gibi kurudu. Zeytin, ceviz ağaçları kuruyor. 60 tane zeytin ağacım kurudu. Bahçe kenarında suya dayanıklı bambular bile kurudu. Hep susuzluktan oldu. Çevre koruma amaçlı su verselerdi böyle olmayacaktı.” dedi.
ARTEZYEN SULAR ÇOK PAHALI
Suyla ilgili sıkıntılarının büyük olduğunu kaydeden Behçet Korkut, “Barajdan su salınmıyor. Artezyen suların elinde kaldık. Su da çok pahalı. Artezyen su için saat başı 200 TL ödüyoruz. Ben günlük yaklaşık 8 ila 10 saat arası su kullanıyorum. Günlük 2 bin TL ve bu aylık 60 bin TL’yi buluyor. Ama baraj olsaydı saati 50 TL olacaktı. Yetiştirdiğimiz üründen hiçbir şey anlayamıyoruz. Barajdan su salınırsa bizler için çok iyi olacak. Çay kenarındaki ağaçlarıma su götürme imkanım yok. Onlar kurudu.” diye konuştu.
